ÖNCEKİ gün İzmir’de meydana gelen trafik kazasında makas atarak ilerleyen hafif ticari araç sürücüsü, beş kişinin hayatını kaybetmesine 20’den fazla kişinin de yaralanmasına neden oldu. Türkiye, kazanın görüntülerini bir başka sürücünün araç içi kamerasından seyretti. Sosyal medyada hızla yayılan görüntülerden sonra, “Trafik magandalarına karşı araç içi kameralar zorunlu olsun” çağrıları yapıldı. Son dönemdeki kazaların ardından fiyatları ortalama 1000 TL olan ve ‘dash cam’ olarak bilinen kameralara ilgi arttı. Sürücüler için ise araç içi kameralarla ilgili herhangi bir yasal düzenleme olup olmadığı ve bu görüntülerin mahkemelerde delil olarak kullanımı merak konusu oldu.
ENGEL YOK AMA DUYURMAK ŞART
Hürriyet’in sorularını yanıtlayan Avukat Sefa Karcıoğlu, “Araç içi kameraların kullanımıyla ilgili ülkemizde yasal bir düzenleme yok. Dolayısıyla kullanımıyla ilgili bir engel de bulunmuyor. Yargıtay birçok davada bu görüntüleri delil olarak kabul ediyor. Ancak, bu kameraları özel hayata müdahale veya başka bir aracı takip etme amacıyla kullanmak yasal değil. Araç içi kameraların kayıtları ev veya işyerlerinde kullanılan kameralar gibi görülüyor. Bu nedenle KVKK’nın (6698 sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu) 10. maddesi gereği kayıt yapılan araca, tıpkı konut ve işyerlerinde olduğu gibi bilgilendirici metin konulması şart. Aksi halde sürücüler 29 bin 852 TL ila 597 bin 191 TL arasında değişen cezalarla karşı karşıya kalabilirler” dedi.
KAZALARDA KULLANILABİLİR
Avukat Şerif Yılmaz ise değerlendirmesinde, “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümlerine dikkat edilmeli. Yani aracınızdaki kamera ile diğer araçların içeresini kaydedemez ve bunu delil olarak kullanamazsınız. Bu özel hayatın, kişisel hakların ve kişisel verilerin ihlali anlamına gelir. Bunun dışında yaşanacak talihsiz bir trafik kazasında araç içi kamera görüntü kayıtlarının kullanılması kişisel veri mevzuatı nazara alınarak mümkündür” ifadelerini kullandı.
İzmir’deki kaza anı arkadaki sürücünün araç içi kamerasına bu şekilde yansımıştı.
‘ARAYIP FİYAT SORUYORLAR’
KURBAN Bayramı boyunca yaşanan kazaların araç içi kameralara yansıması bu ürünlere olan ilgiyi de arttırmış gözüküyor. Antalya’daki bir teknoloji mağazasının müdürü Ayhan Kireçli, “Yaşanan kazalar gerçekten çok kötü. Son birkaç günde büyük ihtimalle kazaların da etkisiyle araç içi kameralar için bizleri arayarak ‘Bayramdan sonra mutlaka alacağım’ diyen müşterilerimizin sayısı arttı. Fiyatları merak ediliyor ve soruluyor. Şu anda bu kameralar ortalama 1000 TL’ye satılıyor. Kalitesine göre 750 TL’den 5000 TL’ye kadar değişen kameralar mevcut” dedi. İnternetten araç aksesuvarlarının satışını yapan bir şirketin yetkilisi Banu Sertöz de, “Son birkaç yılda araç içi kameralar çok satılıyor. Sürücüler trafik kurallarına uymayan diğer sürücülere karşı bu şekilde önlem alıyor” bilgisini verdi.
NASIL KULLANILIR
– ABD, Rusya ve Avrupa ülkelerinde uzun yıllardır yaygın olarak kullanılan ‘dash cam’ yani araç içi kamera, Türkiye’de ortalama 1000 TL fiyatla teknoloji mağazalarından veya internet sitesi üzerinden satın alınabiliyor.
– Aracın ön camına veya dikiz aynasının arkasına yapıştırılabilen bu kameraların sabit bir şekilde durması ve sürüş güvenliğini kesinlikle etkilememesi gerekiyor.
– İçerisinde küçük bir hafıza kartı bulunan bu kameralar, kayıt tuşuna basıldığı andan itibaren sesli ve yüksek kalitede görüntülü kayıt alabiliyor. Araç içerisinden de kolaylıkla şarj edilebiliyor.
– Kameranın kurulmasının ardından Kişisel Verilerin Korunması Kanunu gereği araçta kayıt yapıldığına dair bir ibare yer alması gerekiyor.
– Uzmanlar, “Kayıtlar herkesle paylaşılmamalı” diyor. Kişilerin yüzünün belli olduğu, plakaların seçilebildiği görüntülerin paylaşılması kişisel verilerin korunması ve özel hayatın gizliliğine aykırı bulunuyor.
– Hukukçular görüntülerin yalnızca hukuki zeminde ve gerekli görüldüğünde yetkili kişilerle paylaşılması gerektiğini söylüyor.